05/08 Yeşaya 27-29
[tr] Yeşaya 27-29
27:1 O gün RAB Livyatanı, o kaçan yılanı,
Evet Livyatanı, o kıvrıla kıvrıla giden yılanı
Acımasız, kocaman, güçlü kılıcıyla cezalandıracak,
Denizdeki canavarı öldürecek.
2 O gün RAB,
‹‹Sevdiğim bağ için ezgiler söyleyin›› diyecek,
3 ‹‹Ben RAB, bağın koruyucusuyum,
Onu sürekli sularım.
Kimse zarar vermesin diye
Gece gündüz beklerim.
4 Kızgın değilim.
Keşke karşıma dikenli çalılar çıksa!
Onların üzerine yürür,
Tümünü ateşe verirdim.
5 Ya da koruyuculuğuma sarılsınlar,
Barışsınlar benimle,
Evet, benimle barışsınlar.››
6 Yakup soyu gelecekte kök salacak,
İsrail filizlenip çiçeklenecek,
Yeryüzünü meyvesiyle dolduracak.
7 RAB İsraillileri, kendilerini cezalandıranları cezalandırdığı gibi cezalandırdı mı?
Ya da İsraillileri başkalarını öldürdüğü gibi öldürdü mü?
8 RAB onları yargıladı,
Kovup sürgüne gönderdi.
Doğu rüzgarının estiği gün
Onları şiddetli soluğuyla savurdu.
9 Böylece Yakup soyunun suçu bağışlanacak.
Günahlarının kaldırılmasının sonucu şöyle olacak:
Sunağın taşlarını tebeşir taşı gibi un ufak ettiklerinde
Ne Aşera putu ne de buhur sunağı kalacak.
10 Surlu kent terk edildi,
Çöl kadar ıssız, sahipsiz bir yurt oldu.
Dana orada otlayıp uzanacak,
Filizlerini yiyip bitirecek.
11 Kuruyan dalları koparılacak,
Kadınlar gelip bunları yakacaklar.
Çünkü bu halk akıllı bir halk değil.
Bu yüzden onları yaratan kendilerine acımayacak,
Onlara biçim veren onları kayırmayacak.
12 Ey İsrailoğulları, o gün RAB gürül gürül akan Fırat ile Mısır Vadisi arasında harman döver gibi, sizi birer birer toplayacak.
13 Evet, o gün büyük bir boru çalınacak; Asur'da yitenlerle Mısır'a sürgün edilenler gelip kutsal dağda, Yeruşalim'de RAB'be tapınacaklar.
28:1 Vay haline verimli vadinin başındaki kentin, Efrayimli sarhoşların gurur tacının! Şaraba yenilmişlerin yüce ve görkemli tacı, solmakta olan çiçeği andırıyor.
2 Rabbin güçlü kudretli bir adamı var. Dolu fırtınası gibi, harap eden kasırga gibi, silip süpüren güçlü sel gibi o kenti şiddetle yere çalacak.
3 Efrayimli sarhoşların gurur tacı ayaklar altında çiğnenecek.
4 Verimli vadinin başındaki kent, yüce ve görkemli taç, artık solmakta olan çiçeği andıran kent, mevsiminden önce olgunlaşmış incir gibi görülür görülmez koparılıp yutulacak.
5 O gün Her Şeye Egemen RAB, halkından sağ kalanlar için yücelik tacı, güzellik çelengi olacak.
6 Yargı kürsüsünde oturanlar için adalet ruhu, kent kapılarında saldırıları geri püskürtenler için cesaret kaynağı olacak.
7 Kâhinlerle peygamberler bile şarabın ve içkinin etkisiyle yalpalayıp sendeliyor; içkinin etkisiyle yalpalayıp sendeliyorlar, şaraba yenik düşmüşler. Yanlış görümler görüyorlar, kararlarında tutarsızlar.
8 Sofralar kusmuk dolu, pisliğe bulaşmamış yer yok!
9 ‹‹Kimi eğitmeye çalışıyor?›› diyorlar, ‹‹Kime iletiyor bildirisini? Sütten yeni kesilmiş, memeden yeni ayrılmış çocuklara mı?
10 Çünkü bütün söylediği buyruk üstüne buyruk, buyruk üstüne buyruk, kural üstüne kural, kural üstüne kural, biraz şurdan, biraz burdan...›› ‹‹Sav lasav, sav lasav, kav lakav, kav lakav, zeer şam, zeer şam!››
11 Öyle olsun, o zaman RAB bu halka yabancı dudaklarla, anlaşılmaz bir dille seslenecek.
12 Onlara, ‹‹Rahatlık budur, yorgunların rahat etmelerini sağlayın, huzur budur›› dedi, ama dinlemek istemediler.
13 Bu yüzden RABbin sözü onlar için ‹‹Buyruk üstüne buyruk, buyruk üstüne buyruk, kural üstüne kural, kural üstüne kural, biraz şurdan, biraz burdan››dır. Madem öyle, varsın sırtüstü düşüp yaralansınlar, kapana kısılıp tutsak olsunlar.
14 Bundan ötürü, ey alaycılar, Yeruşalimdeki bu halkı yöneten sizler, RABbin sözüne kulak verin.
15 Şöyle diyorsunuz: ‹‹Ölümle antlaşma yaptık, ölüler diyarıyla uyuştuk; öyle ki, büyük bela ülkeden geçerken bize zarar vermeyecek. Çünkü yalanları kendimize sığınak yaptık, hilenin ardına gizlendik.››
16 Bu yüzden Egemen RAB diyor ki, ‹‹İşte Siyona sağlam temel olarak bir taş, denenmiş bir taş, değerli bir köşe taşı yerleştiriyorum. Ona güvenen yenilmeyecek.
17 Adaleti ölçü ipi, doğruluğu çekül yapacağım. Yalanlara dayanan sığınağı dolu süpürüp götürecek, gizlendiğiniz yerleri sel basacak.
18 Ölümle yaptığınız antlaşma yürürlükten kaldırılacak, ölüler diyarıyla uyuşmanız geçerli sayılmayacak. Büyük bela ülkeden geçerken sizi çiğneyecek.
19 Bu bela her geldiğinde sizi süpürüp götürecek. Her gün, gece gündüz gelecek. Bu bildiriyi anlayan dehşete kapılacak.
20 Yatak uzanamayacağınız kadar kısa, örtü sarınamayacağınız kadar dar olacak.
21 Çünkü RAB, Perasim Dağında olduğu gibi kalkacak, Givon Vadisinde olduğu gibi öfkelenecek. Ne kadar garip olsa da işini tamamlayacak, ne kadar tuhaf olsa da yapacağını yapacak.
22 Alay etmeyin artık, yoksa zincirleriniz daha da kalınlaşır. Çünkü bütün ülkenin kesin bir yıkıma uğrayacağını Rabden, Her Şeye Egemen RABden duydum.
23 Kulak verin, sesimi işitin, dikkat edin, ne söylediğimi dinleyin.
24 Çiftçi ekin ekmek için durmadan toprağı sürer mi, boyuna eşeleyip tırmıklar mı?
25 Toprağı düzledikten sonra çörekotunu, kimyonu serpmez mi? Buğdayı sıra sıra, arpayı ayırdığı yere, kızıl buğdayı da onun yanına ekmez mi?
26 Tanrısı ona uygun olanı gösterir, onu eğitir.
27 Çünkü çörekotu harmanda keskin aletle dövülmez, kimyonun üzerinden tekerlekle geçilmez. Çörekotu değnekle, kimyon çubukla dövülür.
28 Buğday ekmek yapmak için öğütülür, ama boyuna dövülmez. Harmanın üzerinden tekerlek ve atlar geçse de buğdayı ezmez.
29 Bu işteki bilgelik de Her Şeye Egemen RAB'den gelir. O'nun tasarıları harikadır, bilgelikte üstündür.
29:1 Ariel, Ariel,
Davutun ordugah kurduğu kent, vay haline!
Sen yıla yıl kat, bayramların süredursun. anlamına gelebilir. Yeruşalim Kentini simgeliyor.
2 Ama seni sıkıntıya sokacağım.
Feryat, figan edeceksin,
Benim için sunak ocağı gibi olacaksın.
3 Sana karşı çepeçevre ordugah kuracak,
Çevreni rampalarla, kulelerle kuşatacağım.
4 Alçaltılacaksın, yerin altından konuşacak,
Toz toprak içinden boğuk boğuk sesleneceksin.
Sesin ölü sesi gibi yerden,
Sözlerin fısıltı gibi toprağın içinden çıkacak.
5 Ama sayısız düşmanların ince toz,
Acımasız orduları savrulmuş saman ufağı gibi olacak.
Bir anda, ansızın,
6 Her Şeye Egemen RAB gök gürlemesiyle,
Depremle, büyük gümbürtü, kasırga ve fırtınayla,
Her şeyi yiyip bitiren ateş aleviyle seni cezalandıracak.
7 Sonra Ariele karşı savaşan çok sayıda ulus,
Ona ve kalesine saldıranların hepsi,
Onu sıkıntıya sokanlar bir rüya gibi,
Gece görülen görüm gibi yok olup gidecekler.
8 Rüyada yemek yediğini gören aç kişi,
Uyandığında hâlâ açtır;
Rüyada su içtiğini gören susuz kişi,
Uyandığında susuzluktan hâlâ baygındır.
İşte Siyon Dağına karşı savaşan
Kalabalık uluslar da böyle olacak.
9 Şaşırın, şaşkına dönün,
Kendinizi kör edin, görmez olun.
Şarap içmeden sarhoş olun,
İçki içmeden sendeleyin.
10 Çünkü RAB size uyuşukluk ruhu verdi;
Gözlerinizi mühürledi, ey peygamberler,
Başlarınızı örttü, ey biliciler.
11 Sizin için bütün görüm
Mühürlenmiş bir kitabın sözleri gibi oldu.
İnsanlar böyle bir kitabı
Okuma bilen birine verip,
‹‹Rica etsek şunu okur musun?›› diye sorduklarında,
‹‹Okuyamam, çünkü mühürlenmiş›› yanıtını alırlar.
12 Kitabı okuma bilmeyen birine verip,
‹‹Rica etsek şunu okur musun?›› diye sorduklarında ise,
‹‹Okuma bilmem›› yanıtını alırlar.
13 Rab diyor ki, ‹‹Bu halk bana yaklaşıp
Ağızlarıyla, dudaklarıyla beni sayar,
Ama yürekleri benden uzak.
Benden korkmaları da
İnsanlardan öğrendikleri buyrukların sonucudur.
14 Onun için ben de bu halkın arasında yine bir harika,
Evet, şaşılacak bir şey yapacağım.
Bilgelerin bilgeliği yok olacak,
Akıllının aklı duracak.››
15 Tasarılarını RABden gizlemeye uğraşanların vay haline!
Karanlıkta iş gören bu adamlar,
‹‹Bizi kim görecek, kim tanıyacak?›› diye düşünürler.
16 Ne kadar ters düşünceler!
Çömlekçi balçıkla bir tutulur mu?
Yapı, kendini yapan için,
‹‹Beni o yapmadı›› diyebilir mi?
Çömlek kendine biçim veren için,
‹‹O bir şeyden anlamaz›› diyebilir mi?
17 Lübnan pek yakında meyve bahçesine,
Meyve bahçesi ormana dönmeyecek mi?
18 O gün sağırlar kitabın sözlerini işitecek,
Körler koyu karanlıkta görecek.
19 Düşkünlerin RABde buldukları sevinç artacak,
Yoksullar İsrailin Kutsalı sayesinde coşacak.
20 Çünkü acımasızlar yok olacak, alaycılar silinecek,
Kötülüğe fırsat kollayanların hepsi kesilip atılacak.
21 Onlar ki, insanı tek sözle davasında suçlu çıkarır,
Kent kapısında haksızı azarlayana tuzak kurar,
Yok yere haklının hakkını çiğnerler.
22 Bundan dolayı, İbrahimi kurtarmış olan RAB
Yakup soyuna diyor ki,
‹‹Yakup soyu artık utanmayacak,
Yüzleri korkudan sararmayacak.
23 Elimin yapıtı olan çocuklarını
Aralarında gördüklerinde
Adımı kutsal sayacaklar;
Evet, Yakupun Kutsalını kutsal sayacak,
İsrailin Tanrısından korkacaklar.
24 Yoldan sapmış olanlar kavrayışa,
Yakınıp duranlar bilgiye kavuşacak.››